Erdemli Çocuk Masalı

Erdemli Çocuk

Okulda Mustafa’yı her gün rahatsız eden sınıf arkadaşı, bugün tekrar onu kızdıracak şekilde davranıyor, önüne geçmiş etrafa tükürük saçarak yemek yiyiyordu. Mustafa iğrenmeye başladı, beslenmesine devam edemiyordu.

"Yeter artık " dedi bir öfke ile yerinden kalktı ve Sinan’a doğru yürümeye başladı, içinden "bu kadarı da yeter artık, şimdi sana gününü göstereceğim" diye içinden geçiriyor ve hızlı adımlar ile yürüyordu ki, annesinin dün akşam okuduğu kuran mealinde "kendisine kötülük edene iyilik eden bana şükür etmiş olur" sözünü düşündü. Bir an için yavaşladı, "eğer ben iyilik edersem bu benim doğru bir şey yapmış olacağım anlamına geliyor olsa gerek ki Rabbim şükür edenlerden sayacak beni. Neden öfkemi yenerek bana bunca nimetleri veren yüce Rabbimin rızasını kazanmayayım" dedi ve Sinan’a yaklaşarak "birazdan yemeğin bittiğinde birlikte dışarıya çıkıp oyun oynayalım mı "diye sordu? Şaşkınlık ve sevinç dolu karışık duygular ile "olur tabi " diye yanıt verdi Sinan. Sırasına geri dönen Mustafa’nın içine bir ferahlık gelmiş, nasıl olduğunu anlayamamış fakat mutlu bir hâle bürünmüştü.

Az sonra Sinan

Sponsorlu Bağlantılar

yanında belirdi ve "hadi artık çıkabilir miyiz" diye bağırdı. "Hadi bakalım çıkalım" diye yanıt verdi Mustafa, içinden ise sürekli öfkemi yeneceğim Rabbim yardım et" diyerek dua ediyordu. Henüz dışarıya adım atmışlardı ki, Sinan bir çocuğun içeceğine kasten vurdu ve umursamadan yoluna devam etti. Mustafa "seninle bir anlaşma yapmamız lazım, birlikte arkadaş olacak isek kimseyi kızdıracak şekilde davranmayacaksın" dedi. Biraz düşüldükten sonra Sinan "kabul" dedi.  Bundan sonra ne olacağını akıl edemeyen Mustafa, yeni arkadaşına güvenmekten başka yolu olmadığını biliyordu.

Birlikte okulun bahçesinde hem yürüyor hem de muhabbet ediyorlardı. "Biliyor musun ben çok yalnızım, ailem de sürekli çalışıyor ve bana hiç zamanları yok." Beni hiç tanımıyorlar, evde bir arada olduklarında genelde tartışıyor hatta öyle çok bağırıyorlar ki ben odama kilitliyorum kendimi ve çok korkuyorum" diye anlattı. Mustafa hüzünlü bir şekilde  "işte şimdi seni daha iyi anlıyorum" bundan sonra yalnız değilsin, ben varım arkadaşım" dedi. Böylelikle hem bir insan kazandı hem de Rabbinin çok hoşuna gidecek erdemli bir harekette bulundu. Tabii ki bir de Sinan'ın bir daha başkalarını rahatsız etmesine mani oldu.