Konuşan Bağlama Masalı
Merhaba değerli okurlar! Yepyeni bir masalımla karşınızdayım: Konuşan Bağlama Masalı ile... Bir zamanlar bir Kısa saplı bağlama varmış. Bu bağlamanın canı sıkılıyormuş. Canı sıkılan bağlama konuşacak arkadaş arıyormuş. Bu bağlamayı bir müzik öğrencisi satın almış. Bağlama çok mutluymuş. Kendisi ile konuşacak arkadaşı bulduğunu düşünüyormuş. Çocuk eve gelmiş. "Şu Bağlamayı deneyeyim bakalım nasıl sesi var?" Eline almış bağlamayı ve bir sağına bakmış bir soluna. Bağlama konuşmaya başlamış:
- Merhaba güzel çocuk. Ben yeni bağlaman...Beni akort etmeden çalamazsın... Sol elini sol yana götür. Orada kulaklar göreceksin... Onlar benim akortlanmam için gereken aletler. Onları çevirerek akortluyorsun. En üst tel mi ya da fa, Sonraki tel o da aynı seslere, ortadaki tel sol ya da siye yakın bir sese en son telde ise doya akortlanabilir. İstersen bir deneyelim mi? Yalnız dikkat et! Tellerimi koparma..."
Çocuk çok şaşırmış. İlk kez bir bağlamanın konuştuğunu duyuyormuş...
- Tamam bağlama kardeş. Seni dediğin seslere akortlayacağım ama merakımı bağışla seni neyle çalacağım?" Bağlama:
- Mızrabım var en sağ altta. Onunla çalacaksın güzel çocuk... Bağlamanın bir de mesajı vardı tüm insanlığa:
- Sevgili insanlar, Lütfen benim tekneme tırnağınızla vurmayınız. Bende önceden sizin bildiğiniz üzere ağaçtım. Yani canlıydım. Beni yontarak bu şekle büründürdüler. Yani benimde bir canım var ve siz öyle vurduğunuz zaman benim canımı acıtıyorsunuz...!
Çocuk bağlamayı bağlamanın dediği gibi akortladı. Bağlama eskisinden de güzel olmuştu...
- Güzel çocuk, şimdi sana perdelerimi tanıtmam gerekiyor. Sol elinle bağlamanın sapına yakın yerlere gel, orada perdeler göreceksin onlara basarsan ses çıkması için perdelere güç uygulamış olursun... şöyle ki bas perdelere ve bastığın perdeyi takip ederek tele gel. Tele mızrap (diğer adı Tezene) ile vur. O zaman sesin çıkacağını göreceksin... Çocuk Bağlama'nın dediğini yaptı ve ses çıkardı müzik aletinden...
- Şimdi
Sponsorlu Bağlantılar
notaları öğreneceğiz...
Nota: Bir müzik alfabesidir aslında... Müzik ise bu alfabe ile duyguları ve düşünceleri anlatma sanatıdır. Notalar 7'ye ayrılmaktadır: Do, Re, Mi, Fa, Sol, La, Si ve Do olmak üzere... Şimdi baş parmağını en üst perdeye koy ve biraz kaydır, kaydır afferin sana! Bas bakalım ve mızrapla vur şimdi ne sesi çıktı? Güzel Çocuk:
- Do sesini kulaklarımla duymuş oluyorum Evet tam bir Do notasını icra ediyorum... Kısa Sap Bağlama:
- Doğru Güzel Çocuk! Şimdi bir müddet bunu çal bakalım mızrabı yukarı vur. 4'lük Do notası elde edersin... Çocuk her gün bağlamayı Bağlama'nın dediği gibi çalıp iyice öğrenmiş. Bağlama:
- Re notası alt tele vurarak çıkar ama boş vurmalısın mi perdeye basarak işaret parmağınla basmalısın. Sonra Fa notası geliyor yanındaki perdeye bas, sol en son perde... aradaki sesler ise diyez ve bemoller... Derken bütün notaları gösterdi... Çocuk da anladı ve iyice kavradı. Sonra da parçalara geçtiler sistem şöyle işliyordu: Bağlama önce notaları söylüyordu ve sonra nasıl çalınacağını gösteriyordu ve çocuk tamamen yapana kadar tekrar ettiriyordu. Çocuk tamamen yaptıktan sonra afferin diyor ve yeni parçaya geçiriyordu... Birkaç örnek verelim Küçük kurbağa ile bak postacıyı verelim ve masalımızı bitirelim: Sol mi mi mi sol mi mi mi sol la sol mi fa reee Fa re re re fa re re re fa sol fa re mi do... Sol serçe parmakla yukarı mızrap vuruşu, mi mi işaret parmakla mi yukarı aşşağı mızrap vuruşu, sol la la için sol perdesine baş parmağı koy ve yüzük parmağı ile laya bas, mi için ise tam tersi bunlar yukarı aşşağı vuruşlarla çalınır fa re fa re re re yukarı aşşağı yukafrı aşşağı... Fa sol fa re mi do bunlarda yukarı aşşağı... sol fa sol la sol fa mii re fa mi re miiiiiii sol fa sol la sol fa mi re fa mi re doooooooo bunda da yukarı aşşağı olacak şekilde sol fa sol la sol fa miiii uzattığım nota yukarı gerisi yukarı aşşağı şeklinde bağlama gösteriyor ve yapana kadar çaldırıyordu... Umarım faydalı olmuştur... Biraz uzun tuttum ama.....