Masal Oku, Masal Dinle

Üç Yıl Öncesinde Masalı

Belgin Hanım rahatsızdı, o gün işe gitmemişti. Doktor tavsiyesine uyarak ilaçlarını almış, evde dinleniyordu. Eşi işte, kızları Öznur ve Cansu okuldaydı.                      

Okuldan ilk dönen Cansu oldu. Cansu, sırt çantasını bile bırakmadan koşup annesini kucakladı. Kaygılı bir sesle: Şimdi nasılsın anneciğim? diye sordu

Belgin Hanım, tam iyileşmese de kızını memnun etmek için:             

İyiyim yavrum, diye karşılık verdi. Ya sen? Okul da günün nasıl geçti?

Cansu'nun gözleri ışıdı.                              
                                                                                            
Çok iyi geçti. Öğretmenimden tam dört kere aferin aldım, iki kere sınıfça alkışlandım.

Sahi anne, öğretmenimizin bir yazma ödevi verdi. Bana yardım eder misin?

 Belgin Hanım, kızının elini tutup avuçlarını içine alırken:             
             
 Hangi konuda? diye sordu gülümseyerek. Başımızdan geçen bir olayın öyküsünü yazmamızı istedi.

Kızım bu konuda benim yardımıma gereksinimin yok ki? Seni en çok etkileyen olayı yazabilirsin.

Henüz beş yaşındaydın kızım. Adamların güler yüzündeki sahteliği bilemezdin. Ah, o adamlar yakalanıp cezalarını çekseydiler bu kadar üzülmezdim. Adamlar kaçıp kurtuldular. Kim bilir kaç çocuğa zarar vermiş, kaç anneyi ağlatmışlardır?

Bu sözler, Cansu'nun beyninde bir şimşek çakmasına neden oldu. Heyecanını gizlemeye çalışarak:
Anneciğim, bu olayı konuşmamız yararlı oldu, dedi. Olayı olduğu gibi bir kez daha anımsadım.
 
Cansu, odasına girerken Belgin Hanım, sevgiyle kızının arkasından baktı.

Cansu, bir saat sonra parkta Gürbüz'le buluştu.

Beni neden aceleyle buraya çağıdın Cansu? diye sordu Gürbüz. Üstelik kırmızı pelerininin de omuzunda. Gizemli bir geziye daha mı çıkacağız yoksa?Cansu, büyük bir ciddiyetle:

Evet! dedi. Hem de çocuk hırsızlarını adalete teslim etmek için...