Kısa Dini Hikayeler-5 Hikâyesi-Öyküsü

Kısa Dini Hikayeler-5

EY ALLAHIN RASULÜ CANIMI YAKTINIZ
Useyd İbnu Hudayr radıyallahu anh anlatıyor:
Ensardan mizahçı bir zat vardı. (Bir gün yine) konuşup yanındakileri güldürürken Rasûlullah aleyhissalâtu vesselâm elindeki çubuğu (şaka yollu) adamın böğrüne dürttü. Bunun üzerine adam "Ey Allah'ın Rasulü (canımı yaktınız). Müsaade edin kısas yapayım!" dedi. Aleyhissalâtu vesselâm da: "Haydi yap!" buyurdu. Adam: "Ama üzerinizde gömlek var, benim üzerimde yoktu (kısas tam olması için çıkarmalısınız)!" Adamın talebi üzerine, Aleyhissalâtu vesselâm gömleğini kaldırıp böğrünü açtı. Adam, Rasulullah'ı kucaklayıp böğrünü öpmeye başladı ve: "Ben bunu arzu etmiştim ey Allah'ın Rasulü!" dedi.


BU DEVENİN SAHİBİ KİM
Abdullâh İbnu Câfer (radıyallâhu anh) anlatıyor:
Rasulullah(aleyhissalâtü vesselâm)'ın kazâ-i hâcet yaparken geri tarafından istitar (perdelenme) için en ziyâde tercih ettiği sütre, bir bina veya bir hurma kümesi idi. Bir seferinde Ensârdan bir zâtın bahçesine girdi. Orada bir deve vardı. Deve Rasulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ı görünce inledi

Sponsorlu Bağlantılar

ve gözlerinden yaşlar aktı. Aleyhissalâtu vesselâm deveye yaklaştı ve gözyaşlarını sildi. Hayvan sakinleşti. "Bu devenin sahibi kim?" diye sorarak ilgi gösterdi. Ensar'dan bir genç: "O bana aittir ey Allah'ın Rasulü!" deyip ortaya çıkınca Hz. Peygamber onu payladı: "Allah'ın sana mülk kıldığı bu deve hakkında Allah'tan korkmuyor musun? Bak! Bu bana şikayette bulundu. Sen bunu acıktırıyor ve fazla çalıştırarak da yoruyormuşsun.


ATEŞLE CEZALANDIRMAK SADECE ATEŞİN RABBİNE HASTIR
Abdurrâhman İbnu Abdullah, babası Abdurrahman (radıyallâhu anh)'dan rivâyet eder ki şöyle demiştir:
Biz bir seferde Rasulullah(âleyhissalâtü vesselâm) ile beraber idik. Rasulullah bir ara bir ihtiyacı için yanımızdan ayrıldı. O sırada hummara denen bir kuş gördük, iki tane de yavrusu vardı. (Kuş kaçtı) yavrularını aldık. Kuşcağız etrafımıza yaklaşıp çırpınmaya, kanatlarını çırpıp havada inip çıkmaya başladı. Rasulullah (aleyhissalâtu vesselâm) efendimiz gelince: "Kim bu zavallının yavrusunu alıp onu ızdıraba attı? Yavrusunu geri verin!" diye emretti. Bir ara, ateşe verdiğimiz bir karınca yuvası gördü. "Kim yaktı bunu?" diye sordu. "Biz!" dedik. Ateşle azap vermek sadece ateşin Rabbine hastır" buyurdu.